ona ne kadar teknoloji denirse artık.
şöyle ki 89 senesinde babam bilgisayar diye bir klavye, bir kasetçalar bir de tabanca getirmişti.
kasetçaları televizyona bağlar,
sonraları kafa ayarı denildiğini öğrendiğim süreçte ekranda beliren rengarenk çizgileri izler,
sonunda oyun yüklenince de tabanca ile oynanabilitesi olan oyunları annem ve babamdan fırsat bulabilirsek oynardık.
o zamanlar "ama haksızlık bu" nidalarıyla küçük kalimerolar olarak isyan etsek de bizim yaşımızın 6-7, annem ve babamın da 30 yaşında olduklarını düşününce onların oynamasının mantıksız olmadığını şimdi şimdi anlıyorum.
commodore 64'le başlayan teknolojik yaşamımız 10 senelik standby süresinin akabinde normal insanların bilgisayar olarak nitelendirdikleri makine ile devam etti.
sonra icqlar, msnler bir iletişim aracı olarak bilgisayarı hayatıma soktu.
yıllar geçtikçe skype ve türevlerini uluslararası iletişimde dahi kullandım.
teknolojik bazda kendi kendime yeten bir halde yaşamıma devam ediyordum.
amma ve lakin google talk olayını henüz bugün öğrenmiş bulunuyorum
"ne var bunda, bilmeyen olabilir" diyebilirsiniz.
haklısınız da.
lakin benim g-talk'dan konuştuğum insanlar var.
ama mail sayfamdan konuşuyordum; msn tarzı bir yükleme olayının farkında dahi değildim.
bilemiyorum belki öyle daha mutluydum, bekleyip göreceğiz.
hatta şu anda bunları yazarak da cahilliğime cahillik katıyor olabilirim, normal.
bu cahiliyetimi tarihe not düşmek açısından bloguma koyduğumu bildirir hepinizi tek tek öperins!