aslında sana olan kızgınlığım çok daha öncelere dayanıyor.
aylar önce yine sana bir mail atmıştım, cevap verme gereği duymamıştın.
şansından su grubunun kinci burcu değil de en şükelası olan yengeç burcuna mensup olduğumdan 2-3 ay triplenip sonra olanların üzerine perde çekmiştim.
hoş insanım vesselam.
geçen zaman zarfında yazılarını okumakla yetiniyordum ki, geçen yine bir hususta hislerimi paylaşmak amacıyla sana mail atma gafletinde bulundum.
bak gaflet diyorum kibarca zira yaptığımın salaklık olduğunu o zaman düşünmemiştim.
yahu şekerim; nedir bu kibirin sebebi?
benim bilmediğim bir popüleriten, şan-şöhretin mi var?
hağğ duruşumun, zekamın, kariyerimin hastası olabilirsin ama yine de bu kadar kaba olma rica edeceğim.
hadi ben neyse süper egom sayesinde seni takmayacak kadar olgunum da, başkalarına da bunu yapıyorsan ağlar, üzülürler.
ayrıca paylaşım için blog yazıyor isen geri dönüşlere de aynı şekilde ilgili olmalısın, benden söylemesi.
misalen geçen iki paket aldım; biri banyosuyu a.k.a nesciğimden, diğeri de canım hesi'den..
içinden de bunlar çıktı. canlarımmm benim, her iki pakette de gözlerim doldu ki çoşku insanı değilimdir. insanın hayatında hiç görmediği kişilerce bu derece sevilmesi ve bilmukabele onları tanıyormuş gibi sevmesi blog mucizesi değil de nedir?! görüyorsun ya zeynepciğim; biz bu tarz şeylere paylaşım diyoruz sevgi diyoruz. maillere cevap vermeyeceksen oraya nal gibi mail adresini yazmayacaksın. sinirlendiğimden ya da kızdığımdan değil inan, sadece uyarayım dedim. ve insana önemsendiğini hissettiren tüm canım blogmatelerim; hepinizi öperim!
bunları da o yaptı, hem de ilk ders sonunda!





*taş tanımının yetersiz kaldıgı bir eros heykeli vakası kendisi. ben oyle vücüd, öyle bir kumral, öyle bir karizmayı yürüdügüm yollarda göremedim. by uzuntu ve muz kabuğu