7 Mart 2009 Cumartesi

deli defteri

giriş cümlemi, daha önce de bahsettiğim gibi ortaokuldan kalma alışkanlıkla gerzek bir soru cümlesinden seçmiştim ama size de yazık!
onun yerine bir öğretmen edasıyla giriyorum bloga.
eveeeet bugünkÜ(bugünki :S afalladım) konumuz dergiler.
dergilerden girip tümden gelim yöntemiyle deli defterinden bahsedeceğim.
yok yok vazgeçtim!
çıkarın kalem kağıdı yazılı yoklama yapıciim.
şaka yaptım şaka!
çiçek olup dinleyin beni şimdi.

dergiyle ilk tanışmam ilkokulda tombul dergi sayesinde oldu sanıyorum.
evveliyatı vardı ise de şu an için hatırımda yok.
her ay yeni dergiler gelirdi, öğretmen dağıtırdı.
sanki içinde ders yokmuş da cicili bicili şeyler varmış gibi her yeni dergi gelince sevinirdim.
saflık işte..
ortaokul yıllarında blue jean girdi hayatıma.
şimdi düşününce ace of base ile metellica'yı aynı anda nasıl dinleyebildiğime cidden şaşırıyorum.
blue jean'de ne varsa onu dinliyordum herhalde, ne bileyim.
bütün şarkı sözlerini kesip dosyalardım.
blue jeanden çıkan yapıştırmaları çalışma masasına, dolabının kapağına yapıştırmayan var mı aranızda?
dergiden ne çıkarsa yapıştırılır bir de, sevilip sevilmediğine bakılmaksızın.
mac gyver bir yanda, new kids on the block diğer yanda, axl rose dr. alban'la yan yana..
hey gidi heeey!
basketbolun tavan yaptığı dönemlerde fast break almaya başladık.
bu sefer de kaslı basketbolcuların posterlerini asmaya başladık oraya buraya.
ufuk sarıca'ya aşıktım ben, nadide de henry turner'a.
sahaya atlayıp imza almışlığım dahi var, imzayı ne yapacaksam.
her ne ise efenim anlayacağınız dergileri severim.
marketlerde, kitap evlerinde dergi reyonlarına uzun uzun bakarım.
işte böyle bakmaların birinde-ki 3 ay öncesine tekabül ediyor- bir dergi gördüm.
teksir kağıdına basılmış, ortadan zımbalanmış lise mecmuası kıvamında bir dergi.
adı deli defteri.
eh ilgimi çekmese şaşardım.
fazla göz gezdirmedim, zaten 10 sayfa bir şey okuyup bitirmeyeyim yazık dedim.
2ytl imiş. 7 liralık dergilerin yanında çerez parası gibi geldi.
okudum; güldüm güldüm..
2 aydır da alıyorum, okuyorum, gülüyorum..
hayri vaka'ya ayrıca bi gülüyorum.
kızsal bir haset midir nedir sabriye'yi pek beğenmiyorum.
çok sinsi bir plan yaptım.
önce abone olup sempati kazanacağım.
sonra dergiyi paramla satın alıp (2000 teksir kağıdı ile 10 kutu zımba teli alacak param var nasılsa), kendimi yazar yaptıracağım zorla.
bir nevi şahika koçarslanlı muhabbeti.
yazılarımı milyonlarla paylaşacağım böylece.
milyonlar?
elele tutuşup pozitif düşünürsek neden olmasın?

neyse efendim, çok reyting alan bir blog olmasam da (zaten olsam para isterim) sevdiğim şeylerden bahsedip az da olsa yararlı olmak hoşuma gidiyor.
bir nevi amme hizmeti.
ha bu arada hayricim beni nerden bulabileceğini biliyorsun.
şu benim abonelik işini bi halledelim..
sözlerime deli defterinden bir alıntıyla son veriyorum canlarım;
"iyi martlar efendim, sakın kediyle kedi olmayın!"
öperins!

8 yorum:

Adsız dedi ki...

ben d eblogumda daha çok yorum yapılsın istiyorum, sanıırm en doğal hakkımız bunu istemek:)

ben de ortaokul yıllarımda tanıştım dergilerle blue jean i hiç kaçırmadna alır, yeni yeni isimler öğreniridm. bir de ne gerzeksem hey girl ve she+he diye genç kız dergileriyle saçma spana hülyalara dalardım

babegazelle dedi ki...

eheueh güselmiş bikaç blogger toplaşıp rakip dergi de çıkarabiliriz ortadan da zımbalarız ii bi fikir gibi geldi bana:P

Allegra'nde dedi ki...

@tatlı su kırosu: ne diyosun ben mustafa sandal'a aşıktım :)))

@babegazelle: valla gayet mantıklı. dur şu işin üzerine düşeyim ben biraz :)))

beenmaya dedi ki...

valla babegazelle'e katılıyorum müthiş iler çıkartırız biz heee :))

bu arada papatya gibi beyaz ve ince değilim ben yine de sever misin beni :))

Allegra'nde dedi ki...

ben de değilim zaten, sorun yok :)))

baştan söyleyeyim genel yayın yönetmeni ve başyazar ben olurum, ona göre:))

Adsız dedi ki...

pek sayın blog yazarı. ufuk sarıca ve henry turner filan diyorsun yaramı deştin... bir gün henry turner sakatlandığı halde bir gs-fener maçını fener kazanmıştı... henry turner bileğinde buzla kenarda beklerken ha kesin kazandık diyordum... bozum olmuştum ama. çok üzülmüştüm. bak gs ilk beşi de şöyleydi: ömer büyükaycan, lütfi arıboğan, corey gaines, eric meek, levent topsakal :) harf hatası varsa affet.
dergi deyince aklıma hayri vaka olduğum geldi.. seslenmişsin bana, ses veriyorum; kooorrkmaaaa..
etgmail.com adresimize bir mail yolla abonelik, zımba, teksir gibi ayrıntıları ileteyim sana. mesela adres lazım demi..posta adresi.
dergide bir şahika olması hiç fena olmaz. tek, lahmacunların parasını bize yıkmasın..
selam ve sevgi.
hayri vaka

beenmaya dedi ki...

ben anlamam zaten yönetmekten, baştan falan ben anca 100. olurum :))

tamam be iğrençti kızma :))

Allegra'nde dedi ki...

öhöhmm!
ibadet(!) ederken polis tarafından ziyaret edilmiş müslüm gündüz ruh halinde olsam da okuduklarımı anlayabildim sanıyorum..
dönüyorum sana hemen sevgili hayri ..

@beenmaya&babegazelle: planlarımız ikinci bir emre kadar askıya alınmıştır.