sinemaya zaten gidemiyoruz, evde de fırsat bulamıyoruz en sık duyduğum mazeret.
bahane demiyorum zira çocuk sahibi olmak ve bakımı epey meşakkatli olduğundan insanların buna zaman ayırması için ekstra çaba sarf etmesi gerekiyor.
biz cihan'la alişko sonrası sinema seanslarına çok erken başladık.
sevgililik hayatımız boyunca gittiğimiz ilk filmin american history x olduğunu hatırlıyorum ama doğum sonrasını şimdi hatırlayamayacağım.
bunun yanında ilk yılında oğlan 8-8,30 bilemedin 9 gibi uyuduğundan "evde dvd keyfi" de rahatlıkla yapabiliyorduk.
şimdilerde ise kanka muhabbetine, çıt çıt çekirdek çitleyip dizileri izledikten sonra bizimle yattığından, başladığımız 1,5 saatlik filmi 3 saatte bitirsek de evde de film izliyoruz.
bloğumun gerçek takipçileri sinema konusunda ne tatlı dilli yazılar yazdığımı zaten bilirler.
geçen bir taradım 10-15 tane film eleştirisi yapmışım.
hal böyle iken twitterda sinema kulübü'nün yazar aradığını duyunca hemen sosyal girişimciliğimle atladım mevzuya.
bir kaç yazımı yolladım, beğendiler.
ya da beni kırmamak için öyle dediler.
yazışmalar sonucu el sıkıştık ve ta taa !
ilk yazımı biraz gecikmeli de olsa bugün yayınladım.
artık girip okur, kenardan da ne kadar like varsa basarsınız.
siftahı koyulacisiyahayakın ile yaptım, linki burda tıktıkkimseyokmu
bu arada site gerçekten sinema severler için bulunmaz bir hint kumaşı.
vizyondakiler, son haberler, film kritikleri...
ara sıra göz atmanızı tavsiye ederim.
hadi şimdi like'ları görelim.
öperins!
1 yorum:
tebrikler, okuyorum şimdi :)
Yorum Gönder