22 Aralık 2008 Pazartesi

Menekşe mor Sem Vitmor!

Gossip Girl'ü her izlediğimde Sem Vitmor'a bakıp bakıp hala nasıl değişmeden kaldığına hayret ediyorum. Ödev defterime yazdığım ödevlerimi yaparken de aynıydı, kendi evimin "meşhur" koltuğunda oturup kaz ayakları oluşmuş gözlerimle izlediğimde de aynı..
Kıskanıyorum..


Bir de yaratıcı Türk zekasını fena halde kıskanıyorum. Misal bir Amerikalı şu uyarıyı yazmayı akıl edemiyor. Bir hamburger bile yemeden Mc Donald's veya Burger King'e gidip VECE'ye rahatça girebiliyoruz. Oysa gideceksin tabelacıya, yazdıracaksın pirince siyah harflerle "VECEYE GİREN MECBURİ FEST FUD YEMEK ZORUNDA" diyegör bakalım ciron ne kadar artıyor ve tuvaletlerin ne kadar temiz.



Halbu ki adamlardaki yaratıcılığa bak; nimeti kesip oyuncak yapmışlar. Onu bulamayanlar, keke koyamayanlar var. Portakal kabuğu görünümüymüş?? Cık cık cık.




Sözlerime burda son verirken şahsıma günde 5-10 tane gelen ve burm buram yaratıcılık kokan mailerden bir kuple ile veda ediyorum. Orijinalitesini bozmamak uğruna aynen aktarıyorum. Esen kalınız. Öperins!


Yaşı kaç olursa olsun her kadının içinde hiç büyümeyen bir küçük kız vardır. O kızı ne kadar çok sever, ne kadar çok > > mutu edersen, o kadını da> > >> o> > >> kadar mutlu edersin.> > >>> > >> - Nasıl yani ?> > >>> > >> - Küçük kız neleri sever, nelerden hoşlanır bir > > düşünün. Küçük kızlar hep> > >> beğenilmek, ilgi görmek isterler. Güzel> > olduklarını duymaya bayılırlar.> > >> Kendilerine prensesmiş gibi davranılmasını> > beklerler. > > >> Küçük kızlar hep prenses olmayı hayal ederler.> > Sürprizlerden hoşlanırlar.> > >> Biraz şımartılmak isterler. Sevilmek ve> > sevildiklerini hep duymak> > >> isterler. > > >> İltifata doymaz küçük kızlar. Öyle değil mi?> > >>> > >> - Haklısın. Benim dört yaşımda bir kızım var. Adı> > Aylin. Her akşam > > >> boynuma > > >> sarılır "babacığım beni ne kadar seviyorsun?"> > diye sorar. Giysisini> > >> değiştirdiği zaman etrafımda "Baba güzel olmuş> > muyum?"> > >> diye > > >> sorar durur. Güzelsin demem de yetmez ona. "> > Harikasın prenses gibi> > >> olmuşsun" demeliyim. Dünyanın en güzel kızı> > demeliyim.> > >> > > >> - İşte kadınlar bir ömür boyu bunu duymak> > isterler. Ben elli yaşındaki> > >> karıma böyle davranıyorum. Ömrümüz olurda seksen,> > doksan yıl da yaşarsak> > >> ben > > >> ona böyle davranmaya devam edeceğim. Ona> > >> "bebeğim" diye hitap ediyorum çok hoşuna gidiyor.> > "Bebeğim bana bir çay> > >> yapar mısın?" dediğimde çay yapmak için nasıl > > koşturduğunu görmelisiniz.> > >>
HAMİŞ: Sensin çocuk! Kendi diyen kendi olur!

1 yorum:

Adsız dedi ki...

Harikasın, prenses gibisin.
Koş bi çay getir.